Benlik Gelişimi, Yeterlik ve Ebeveynlik Uygulamaları
Kendimizi tanıtırken bazı özelliklerimizden bahsederiz. Bunlar kişiliğimiz, özgeçmişimiz, fiziksel özelliklerimiz, uğraşılarımız, sahip olduklarımız, yakın olduğumuz kişiler- kısaca karşımızdaki kişiye bizim gerçekte neye benzediğimizi anlamasına yardımcı olacak herhangi bir şey olabilir. Tüm bu özellikler, benliğimizi nasıl algıladığımız, hangi yönlerimizi tanımladığımızla ilgilidir ve genelde iyi yönlerimizden bahsetmeyi tercih ederiz.
Benlik, bireyin psikolojik ve fiziksel bütünlüğünü oluşturan, bireyi ayırt eden özellikler bütünüdür. Bir anlamda ben olmayla ilgili tüm düşünce, algı, motivasyon ve ilişkili duygularıdır. Birey kendini ayırt eden bu özellikleri benimser ve kimliğinde süreklilik hissi ona güven verir. Benlik kavramı sosyal etkileşimin bir işlevidir ve yaşam boyunca bir dizi değişim geçirir. Çoğu kuramcı ve araştırmacı, benliğin yaşamın 2. ila 3. ayında ortaya çıktığında hemfikirdir. Bebek öncelikle kendini çevreden farklı olduğu hissine ulaşır, daha sonra dikkatini kendine yöneltir, en sonunda da dil becerisini kullanarak benliğinin öyküsünü geleceğe aktarır- sürekli hale getirir.
Kendi benlik değeri ile ilgili değerlendirmelerimize çocukluk döneminde başlarız. Kendi değerimizle ilgili yargılarımız ve bu yargılarla ilişkili duygularımız vardır. Erken çocukluk döneminde, çocuğun benlik değeri, büyük oranda yaşamlarındaki yetişkinlerin onlar hakkındaki yargılarının nasıl olduğuna dair algıları üzerine temellenir.
Erikson’un Psikososyal Gelişim Kuramına göre okulöncesi dönemde (3-6 yaş) uygun biçimde cesaretlendirilen ve tutarlı biçimde disiplin verilen çocuklarda, olumlu benlik-saygısı gelişir. Benlik saygısı yüksek olan çocuklar kendileri için önemli olan yetişkinler ve akranlarınca kabul gördüklerini ve değer verildiklerini algılarlar. Düşük benlik saygısına sahip olan çocuklar ise, girdikleri gruplarda kabul görmediklerini düşünürler; kimsenin onları önemsemediği hissine kapılırlar ve de iyi olup olmadıklarının ebeveynleri tarafından takip edilmediğiyle ilgili olumsuz duygular taşırlar.
Çocukta benlik gelişimi; hem kronolojik yaşına hem de sosyal ilişkileri tarafından belirlenen etkileşimsel yaşa bağlıdır; çocuğun sosyal ortamındaki çeşitlilik becerilerini deneme şansını arttırır. Benlik gelişimi; bellek, dil gelişimi, duygularını-düzenleme, başkasının bakış açısını alma, -mış gibi oyun oynama, iletişim ve uyum gibi sosyal etkileşim ortamı içinde gelişen pek çok beceri ve yeterlik hissiyle ilişkilidir. Yeterlik algısı (zeka, yetenek, üretkenlik); temel benlik hislerinden biridir (Gordon, 1968). Çocuklar 3 yaşından itibaren başarı veya başarısızlıklarından bağımsız biçimde tepki vermeye başlar. Benlikleriyle ilgili kendi standartlarını geliştirirler ve diğerlerinin onu fark etmesine daha az bel bağlarlar. Yeterlikleriyle ilgili gurur veya utanç gibi duyguları gösterme eğilimindedirler (Stipek ve ark., 1992). Yapılan araştırmalarla, çocukların yeterlikleriyle ilgili benlik algıları ve sosyo-duygusal ve bilişsel yeterlikleri arasındaki ilişkilerin, 7 yaşından itibaren daha net biçimde gözlendiği ortaya konmuştur (Harrist, Zaia, Bates, Dodge ve Pettit, 1997; Wichmann, Coplan ve Daniels, 2004).
Peki yetişkinler çocukta sağlıklı benlik gelişimine yardımcı olmak için neler yapabilir?
- Doğumdan itibaren bebeğinizin ihtiyaçlarına duyarlı, olumlu ve zamanında tepki vererek bebeğinizde güvenli bağlanma geliştirebilirsiniz.
- Çocuğunuzu okulöncesi dönemde anaokulundan faydalandırarak bir gruba ait olma ve grup içinde uygun işlev gösterme hissini geliştirebilirsiniz.
- Evdeki kural ve değerleri çocuğa açıkça belirterek ev dışındaki kural ve değerleri daha iyi tartmasını sağlayabilirsiniz.
- Çocuğun ev dışında yaşadığı deneyimleri sizinle paylaşması için iletişim kanallarını açık tutarak ona yardımcı olabilirsiniz.
- Sosyal ortamda kendini güvende hissetmediğinde çocuğunuzun, her zaman ona destek olacağınıza ve onu kabul edeceğinize dair güvenini tazeleyerek ona yardımcı olabilirsiniz.
- Çocuğun ilgi ve çabalarını sadece takdir etmeyip (örn. ilgilerine “çok güzel” diye kafa sallayıp tekrar kendi işinize dönmeyerek) aynı zamanda onlara değer vererek (örn. çocuğunuz sizin yaptığınız bir şeyle ilgilendiğinde, etkinliğe onu da dahil ederek) çocukta benlik-değeri duygusunu kuvvetlendirebilirsiniz.
Son olarak aklınızda bulunsun…
- Hiçbir çocuğun benlik değeri aşırı övgü veya pohpohlamayla kuvvetlendirilmez.
- Küçük çocuklar boş veya sadece eğlence için düzenlenen etkinlik veya görevlerden ziyade gerçekten çaba göstermeleri gereken etkinliklerden daha fazla yararlanır.
- Çocukta sağlıklı bir benlik değerinin gelişimine; çocuğun başarı ve zaferlerini sürekli vurgulamaktansa, yenilgileriyle başa çıkmasında yardımcı olarak katkıda bulunulabilir.
Çocuklarınızın bir birey olarak büyümesini gün be gün izlemek için zamanınızın olması dileklerimle. Gününüz dününüzden güzel olsun…
Ahu ÖZTÜRK
Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Uzm. Öğrt.
Gelişim Psikolojisi Uzm. Dr.